
Ethereum ekosistemi geliştikçe, daha modüler, ölçeklenebilir ve güvenli altyapılara olan ihtiyaç da artıyor. Bu bağlamda EigenLayer, “restaking” (yeniden stake etme) kavramını tanıtarak Ethereum’un güvenliğini çeşitli merkeziyetsiz hizmetlere genişleten dönüştürücü bir protokol olarak öne çıkıyor. EigenLayer, Ethereum staker’larının stake ettikleri ETH ya da likit staking token’larını (LST’ler) yeniden kullanarak başka protokolleri desteklemesine imkân tanır; böylece sermaye verimliliğini ve ağ bileşenliliğini (composability) önemli ölçüde artırır.
Bu yazıda, EigenLayer’ın ne olduğunu, nasıl çalıştığını, EIGEN token’ının neyi temsil ettiğini ve neden Ethereum’un geleceğinde en etkili yapı taşlarından biri olabileceğini ele alacağız.
EigenLayer Hangi Sorunu Çözüyor?
Ethereum’un Proof-of-Stake (PoS) mekanizması, Proof-of-Work’ün yerini başarıyla alarak ağı artık madenciler yerine staker’lar aracılığıyla güvence altına alıyor. Ancak önemli bir sorun hâlâ devam ediyor: Stake edilen ETH yalnızca Ethereum’un konsensüs katmanında kullanılıyor ve güvenlik potansiyeli diğer protokollere aktarılmıyor. Köprüler, oracle’lar veya veri erişim katmanları gibi yeni merkeziyetsiz hizmetler kendi güven ağlarını sıfırdan inşa etmek ya da doğrulayıcıları teşvik edecek yeni token’lar çıkarmak zorunda kalıyor. Bu durum hem parçalanmaya hem de verimsizliğe yol açıyor.
Ayrıca staking süreci sermaye açısından da verimsizdir. Stake edilen ETH kullanılmaz hâle gelirken, stETH veya rETH gibi likit staking türevleri genellikle sınırlı kullanım alanına sahiptir. EigenLayer, stake edilen varlıkların diğer protokolleri güvence altına almak için tekrar kullanılmasına imkân tanıyarak bu sorunu çözüyor ve Ethereum için ortak bir güvenlik katmanı oluşturuyor.
EigenLayer Nedir?
EigenLayer, Ethereum üzerinde inşa edilmiş bir “restaking” protokolüdür. Kullanıcıların stake ettikleri ETH veya likit staking token’larını (LST) ek protokollere Actively Validated Services (AVS’ler) olarak adlandırılır tahsis etmelerine olanak tanır. Bu hizmetler Ethereum’un mevcut güvenlik altyapısından faydalanırken, restaker’lar da ek ödüller kazanır.
EigenLayer, Washington Üniversitesi’nde bilgisayar bilimi profesörü olan Sreeram Kannan tarafından kurulmuştur. Amaç, zincir üzerindeki hizmetlerin güvenliğe erişimini tamamen dönüştürmektir. Yeni ağlar ya da token’lar başlatmak yerine, bu hizmetler Ethereum’un güven katmanına EigenLayer aracılığıyla bağlanabilir.
Özetle EigenLayer, farklı protokollerin Ethereum’un ekonomik güvenliğinden faydalanmasını sağlayan bir ara katman (middleware) sunar ve kullanıcıların yeni varlıklar stake etmelerine gerek kalmadan bu hizmetleri desteklemelerine imkân verir.
EigenLayer Nasıl Çalışır?
Restaking Nedir?
Geleneksel staking’de kullanıcılar, Ethereum’un konsensüs mekanizmasına katılmak ve ödül kazanmak amacıyla ETH’lerini kilitlerler. EigenLayer’da ise kullanıcılar, ETH veya LST’lerini protokolün akıllı kontratlarına yatırarak restaking işlemi gerçekleştirir. Böylece aynı stake edilen varlıklar birden fazla protokolü güvence altına alabilir ve sermaye verimliliği artar.
Temel Bileşenler
Staker’lar
ETH’sini zaten stake etmiş olan ya da stETH, rETH gibi LST’ler kullanan kişilerdir. EigenLayer aracılığıyla restaking yaparak üçüncü taraf protokolleri güvence altına alırlar ve ek ödüller kazanırlar. Ancak, bu süreçte yalnızca Ethereum’dan değil, destekledikleri diğer protokollerden kaynaklı slashing riskini de kabul ederler.
Operatörler (Operators)
AVS’lerin gerektirdiği zincir dışı veya zincir üstü görevleri yerine getiren altyapı sağlayıcılarıdır. Restaker’lar tarafından seçilirler ve kendilerine delegasyon yapılır.
AVS’ler (Actively Validated Services)
EigenLayer’ın paylaşılan güvenliğinden yararlanan harici protokollerdir. Veri erişim katmanları, oracle’lar, köprüler, rollup sequencer’ları gibi çeşitli hizmetleri kapsar. Her biri kendi doğrulama mantığını ve slashing koşullarını belirler.
EigenLayer, Ethereum doğrulayıcı setinden güvenlik sağlayan merkeziyetsiz bir güven pazarı (trust marketplace) gibi işlev görür.
EIGEN Token: Amacı ve Güncel Durumu
EigenLayer’ın yerel token’ı EIGEN’dir. 2025 ortası itibarıyla EIGEN token transfer edilemez durumdadır ve temel olarak yönetişim (governance) işlevi görmektedir. İlk dağıtımı, topluluk katılımı yoluyla (airdrop) gerçekleştirilmiştir ve erken kullanıcıları, restaker’ları ve katkı sağlayan geliştiricileri hedeflemiştir.
EIGEN token şu anda protokol güncellemeleri ve parametre oylamalarında kullanılmaktadır. Ancak gelecekte işlem ücretlerinin ödenmesi, stake teşvikleri ya da slashing sigortası gibi ek işlevler kazanması planlanmaktadır. Henüz token’ın transfer edilebilir hâle geleceği tarih netleşmemiştir.
EigenLayer’ın Temel Avantajları
1. Sermaye Verimliliği
EigenLayer, halihazırda stake edilmiş ETH’nin yeniden kullanılmasına olanak tanır. Bu da ek getiri fırsatları sunar ve yeni sermaye gerektirmez.
2. Paylaşılan Güvenlik
EigenLayer üzerinde geliştirilen protokoller, Ethereum’un güvenlik garantilerinden yararlanır. Kendi doğrulayıcı ağlarını kurmak zorunda kalmazlar; bu da proje başlatma süresini ve maliyetini azaltır.
3. Bileşenlilik ve Modülerlik
EigenLayer, konsensüs ve yürütme katmanlarını birbirinden ayırarak modüler bir mimari sağlar. Hizmetler bağımsız çalışabilir ancak ortak güvenlik katmanından yararlanır.
4. Geliştirici Dostu Mimari
Geliştiriciler için EigenLayer büyük bir kolaylık sağlar. Yeni token çıkarma ya da doğrulayıcı ağı oluşturma gibi gereksinimleri ortadan kaldırır. Mevcut Ethereum güvenlik altyapısına entegre olabilirler.
Riskler ve Zorluklar
- Slashing Riski:
Restaker’lar yalnızca Ethereum’daki değil, destekledikleri AVS’lerdeki olası hatalı davranışlardan dolayı da slashing riskiyle karşı karşıyadır. - Akıllı Kontrat Güvenlik Açıkları:
Her DeFi protokolünde olduğu gibi, EigenLayer’ın akıllı kontratlarındaki açıklar ciddi kayıplara yol açabilir. - Operatör Merkezileşmesi:
AVS’lerin çoğunluğunun az sayıda operatör tarafından yönetilmesi, merkeziyetsizliği tehlikeye atabilir. - Regülasyon Belirsizliği:
EigenLayer’ın modüler yapısı, özellikle staking hizmetleri kapsamında düzenleyici incelemelere konu olabilir.
Ekosistem ve Kullanım Alanları
EigenLayer’ın ekosistemi hızla büyüyor. Öne çıkan bazı AVS örnekleri:
- EigenDA: EigenLayer üzerine inşa edilmiş merkeziyetsiz bir veri erişim katmanı.
- AltLayer: EigenLayer güvenliğini kullanan modüler rollup mimarisi.
- Merkeziyetsiz Oracle’lar ve Köprüler: Kendi token’larını çıkarmadan Ethereum güvenliğinden faydalanabiliyorlar.
EigenLayer, altyapıdan bağımsız olacak şekilde tasarlanmıştır; bu da onu konsensüsten dış zincir hesaplamaya kadar geniş bir kullanım alanına uygun hâle getirir.
EigenLayer ve Diğer Protokollerle Karşılaştırma
EigenLayer, geleneksel staking hizmetleri ya da Lido ve Rocket Pool gibi likit staking protokolleriyle karıştırılmamalıdır. Bu yapıların üzerine inşa edilmiştir.
Özellik | Geleneksel Staking | Likit Staking (Lido, Rocket Pool) | EigenLayer |
Amaç | Ethereum’u güvence altına almak | Stake likiditesi sağlamak | Diğer protokollere güvenlik sağlamak |
Token Gereksinimi | ETH | ETH + LST | ETH veya LST |
Ek Getiri | Hayır | Bazen | Evet (restaking ödülleri) |
Risk Düzeyi | Orta | Orta | Yüksek (çoklu protokol slashing riski) |
EigenLayer, Ethereum staking’e rakip değil; tam tersine onu tamamlayıcı bir protokoldür.
Ethereum’un Modüler Güvenlik Merkezi
EigenLayer, blockchain güvenliğinin sağlanma ve paylaşılma şeklini köklü biçimde değiştirmektedir. Ethereum staker’larının varlıklarını yeniden stake ederek farklı hizmetleri desteklemesini mümkün kılan EigenLayer, Ethereum’u tekil bir zincirden modüler bir güvenlik merkezi hâline getiriyor.
İster bir staker, ister geliştirici, ister protokol kurucusu olun; EigenLayer, güvenliği artırmak, verimliliği yükseltmek ve Web3 dünyasındaki ekonomik yapıları daha sürdürülebilir kılmak için güçlü bir araç seti sunar. Protokol olgunlaştıkça ve EIGEN token’ı gelişimini sürdürdükçe, EigenLayer Ethereum ekosisteminin vazgeçilmez bir parçası hâline gelebilir.